Altunyaldız: Kriz fırsatları da beraberinde getirir
AK Parti Konya Milletvekili ve TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız, İzmir'de düzenlenen 11. Türkiye Rüzgar Enerjisi Kongresi'nde enerji sektöründeki paradigma değişimini vurgulayarak kriz zamanlarının fırsatları da beraberinde getirdiğini söyledi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, WindEurope CEO’su Giles Dickson, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan ve Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Erden’in de katıldığı programda konuşan Altunyaldız, dünyada enerjiye olan talebin hızla arttığını belirterek, enerji arzının sürdürülebilirliğinin büyük önem arz ettiğini kaydetti.
Küresel enerji sisteminin daha önce eşine zor rastlanan bir krizin tam ortasında olduğunu ifade eden Altunyaldız, özellikle son zamanlarda yaşanan gelişmelerin küresel enerji sisteminin kırılganlığını ortaya koyduğunu belirtti.
Altunyaldız, şunları söyledi:
“Enerji arz güvenliğinde yaşanan belirsizlikler ekonomik aktivitenin tehdit altına girmesine sebep oldu. Öyle ki, uluslararası kuruluşlar 2022 yılına ilişkin olarak yaptıkları büyüme tahminlerini aşağı yönlü revize ediyor. Enerji fiyatlarındaki yükseliş sadece üretimi ve ekonomik aktiviteyi değil gıda güvenliğini de tehdit ediyor. Dünya genelinde çok yakın bir zamanda elektriğe erişimi olan yaklaşık 100 milyon insan, yüksek fiyatlar sebebiyle elektriğe erişimini kaybetti. Yapılan araştırmalar, enerji sektöründeki belirsizliğin devam etmesi durumunda bu sayının hızla artacağına işaret ediyor. Yine dünya genelinde 100 milyondan fazla insan, günlük ihtiyaçlarını giderebilmek için artık elektrik kullanmak yerine odun yakıyor. Enerjideki kırılganlık temel ihtiyaçları dahi risk altına alıyor.
Ülkeler şimdiye kadar enerjide yaşanan krizin ortadan kaldırılması adına 500 milyar dolardan fazla kaynak ayırdı. Ancak harcamalar tek başına yeterli değil. Yaşanan küresel enerji şoku, mevcut enerji sisteminin kırılganlığının bir hatırlatması oldu. Bu şoktan çıkmak için tüm dünyada enerjide köklü bir paradigma değişimine ihtiyacı var.
Değişim bu kadar büyük bir ihtiyaç iken yeni bir hikâye yazmanın tam zamanı. Enerji piyasaları yeniden dengelenirken temiz, sürdürülebilir ve yenilenebilir enerjinin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Uluslararası Enerji Ajansı verilerine göre önümüzdeki 20 yıllık süreçte küresel enerji talebi %50’ye varan oranda artış gösterecek. Dünya giderek dijitalleşiyor ve elektriğe olan talep artıyor. Cumhuriyetimizin 99. Yaşını kutladığımız 29 Ekim günü, Sayın Bakanımız, Sayın Başkanımız, Bakan Yardımcılarımız ile birlikte tarihe tanıklık etmek için göz bebeğimiz TOGG’un banttan indiriliş törenine iştirak ettik. Dünya genelinde elektrikli otomobil satışları son 6 yılda 10 kat artış gösterdi. Dünyada giderek daha büyük bir hızla artan elektrifikasyon, enerji talebinin de güçlenerek artmasına sebep oluyor. Küresel ısınma halen ben buradayım diyor. 2021 yılı hem atmosfere sera gazı salınımının hem de sıcaklığın rekor kırdığı bir yıl olarak geride kaldı. Sadece gelişmekte olan ekonomilerde 2030’a kadar soğutma için harcanan enerji miktarının 2.800 TW olması öngörülüyor. Diğer bir deyişle, bir Avrupa Birliği kadar daha ilave enerji talebi. İşte bu noktada, temiz ve yenilenebilir enerjinin sürdürülebilir bir şekilde üretimi de önem kazanıyor.
Şükrolsun ki ülkemiz enerjideki paradigma değişimine hazır. Güçlü yenilenebilir enerji kapasitemiz ile bugün Avrupa’da 5., dünyada 12. konumdayız. Yenilenebilir enerjinin payı %54’ün üzerine çıktı. Bugün burada enerjisi yüksek gözler ve yüzler görüyorum. İnanıyorum ki, sektörün tüm paydaşları el ele vererek ülkemizin yenilebilir enerji alanında çok daha ileriye erişmesini sağlayacağız.
Sayın Cumhurbaşkanımızın işaret ettikleri Yeşil Kalkınma Devrimi vizyonumuz çerçevesinde yatırımlarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz. Bugün rüzgârın başkenti İzmir’deyiz. İzmir rüzgâr enerjisinde birçok ilke ev sahipliği yapıyor. İlk rüzgâr enerjisi santrali, ilk rüzgar türbini, ilk rüzgar ölçüm direği, ilk kanat fabrikası, ilk kule fabrikası, ilk AR-Ge merkezi… Ve en geniş kapsamlı rüzgar enerjisi organizasyonunu da tüm paydaşların aktif katılımıyla İzmir’de gerçekleştiriyoruz.
Şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da ülkemizin enerji alanında bölgesinde ve dünyada en güçlü oyunculardan birisi olması, ülkemizin enerjinin üretiminde, tedarikinde, iletiminde ve ticaretinde bir hub konumuna erişmesi ve dönüşüm gösteren enerji paradigmasının sunduğu fırsatların avantaja çevrilmesi için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz.”